Jean Giono
Çeviren : Orçun Türkay
Yapı Kredi Yayınları
1. Baskı: İstanbul, Ekim 2012
"Yalnızca ufak çareler sundum."
"Ama tüm varlığımı harekete geçirdiler" dedi Jourdan.
"Büyük çareler" dedi Bobi, "daha çok zorlar insanı."
"İyileşmek istiyorsa kendine söz geçirebilmeli" dedi Jourdan. "Üstelik artık sorumlu sayılırsın. Bizi rahatlatacak şeyi gösterdin bile. Ama biz havuç çiçeklerinin, altın gibi parlayan işaretlerin ortasında, işin içinden nasıl çıkacağımızı bilmiyoruz. An oluyor yalnızca yaşlı yıldızları gördüğümüzü sanıyoruz, an oluyor başka başka acunlar düşlüyoruz, oysa kapının çevresinden gelen ışıkmış gördüğümüz."
"Her şey iyileştirilebilir, ama neyi seçeceğimizi bilmiyoruz. Bir bilen on arayana yeğdir."
Yaklaşan ev taze ekmek kokuyordu.
sayfa:54
Marthe:
"İkisi nereye gitti acaba?" diye düşünüyordu.
Aslında yalnız olmaktan mutluydu. Ucunun nereye varacağı belli olmayan bir gücün işlediğini duyuyordu içinde; kadının gücüydü bu, o anlarda erkeklerin kadının yanında olmasına gerek yoktur.
sayfa: 65
"Ah benim kocacığım" dedi Marthe alçak sesle.
sayfa: 65
Gün gelir, her şeye karşın, erkeğin uzaklaştığı hissedilir. Ah! Adam uzaklara gitmez. Aslında uzaklaşmak değil de bizden ayrılmaktır yaptığı. Sanki bizde, kendisini uzun zaman mutlu etmiş, ama artık etmeyen bir şeyi arar durur. Ona bakmışızdır, birbirimize nazik davranmışızdır, gecelerin yalnızlığını gidermişizdir, bir zaman genç bir kızken, her gencin yaptığı gibi. Sonra, an gelir, adamın yaşamındaki en önemli şey arayışa dönüşür.
sayfa : 22-23